Fetret Devri

Fetret Devri

Ankara Savaşının elim neticesinden sonra, Devlet-i Âliy-ye'nin durumuna bakmadan; Fetret Devride denen Şehzade­ler Saltanatım kısa da olsa tetkik etmeden önce, Çelebi Meh-med Hazretlerini anlatmak ve onu anlamak kabil olmaz.

Sadrazam Ali Paşa'ya «Paşa tedbir nedir?» dediğinde; Âli Paşa'dan, «Kaçmak selamettir, gidelim!» cevabını alan Şeh­zade Süleyman, atının başını Ali Paşa'nın gittiği istikamete çevirerek savaş meydanından mağlub bir şehzade olarak ay­rılmakla kalmamış, daha saatlerce sürecek savaşın ilk boz­gun anında kaçmakla ordunun kalanlarının da kuve-i mane-viyyelerini yerle bir etmişti.

Şehzade Süleyman, savaş meydanını terk edip giderken, Çelebi Mehmed çarhçıların kumandanı sıfatıyla, Ankara Sa­vaşının en parlak kumandanlarından biri olarak kılıcından kan damlatıyordu. Saatlerce süren meydan savaşında, Yıldı­rım Bayezid'e layık bir evlat olduğunu ispat ediyordu. Niha­yet Bayezid Bey adlı Lalası, «Şehzadem artık gidelim, hiçbir ümid kalmamıştır. Osmanlıyı yeniden kuracak olan sizsiniz.» deyince, Çelebi Sultan Mehmed, istemiye istemiye bu söze muvafakat gösterdi. Yanındaki 800 süvari İle, valiliğini yaptı­ğı Tokat ve Amasya'ya doğru çekildi.

Timurlenk, Osmanlı Ordusunu Ankara Sahrasında yen­mekle kalmamış, Anadolu Beyliklerini yine eski beylerine vererek, 102 senelik bir uğraşma neticesinde meydana geti­rilen Anadolu birliğini parçalamıştı, bir daha Osmanlının bir­liği temin etmemesi için, elaltından bütün şehzadelerle ha­berleşmeye girişmiş, onların iddia-ı saltanat eylemeierindeki arzu ve heveslerini okşuyarak, onlara müstakil kalmalarını öğütlüyordu. Böylece saltanat hırsına düşen şehzadeler, mağlub olmuş bir Osmanlı Devletinin yaralarını, birleşip sa­racaklarına, bu yarayı «ancak ben sarabilirim» içtihadıyla ha­reket ediyorlardı. Şükür Allah'a ki, bütün bu şehzadeler, müslüman olmanın şuuru ie menfaat kavgası değil, izdırap-lar içinde olan Osmanlı Ülkesindeki müslümaniann ızdırapla-rını ben dindirebilirim diye düşünüyor ve idda-yi saltanatta bulunuyorlardı.

Şimdi kısaca bu şehzadelerin saltanat maceralarına ve akıbetlerine temas ettikten sonra, Çelebi Sultan Mehmed Han'ın hayatını anlatmaya devam edeceğiz.
Top